SU
Hayatta kalma mücadelesinde su kadar önemli başka bir şey yoktur.
Vücudumuzun % 70 sudur. Bir insan düzenli ve minimum miktarda su almaz
ise, o insanın hızlı ve verimli olmasını bekleyemezsiniz. Bir insanın
iklime, doğadaki aktivitesine ve ortam ısısına bağlı olarak minimum
hergün 2.5 lt su içmesi gerekmektedir. İçtiğimiz su dışkı, idrar,
vücuttan ve akciğerlerden çıkan nem sonucu kaybedilmektedir. Bu miktar
her gün tekrar tamamlanmak zorundadır. Yemek yemeden bitkin vaziyette
30 gün dayanabilirsiniz ama su içmeden (bu süre ortama bağlı olarak) 7-
10 gün dayanabilirsiniz. Bu süre sonunda ölüm kaçınılmazdır. Aşağıda
sıralanan önerileri su temin edinceye kadar (vücudumuzda mevcut suyu
korumak için) uygulamalısınız.
.
1-Günün en sıcak saatlerinde aşırı çalışmadan kaçının.Yürümeniz zorunlu ise bunu acele etmeden yapın.
2-Suyunuz yoksa yemek yemeyin. Konuşarak ağzınızın ve boğazınızın kurumasına neden olacağınızdan bundan sakının.
3-Mevcut suyunuzu akşam serinliğinde veya gece küçük yudumlarla için.
4-Çevrenizde deniz suyu veya içilmez su varsa elbiselerinizi ıslatın. Bu işlem sizi serin tutar ve terlemenizi engeller.
İÇME SUYUNUN NİTELİKLERİ
- Su; kokusuz, renksiz, berrak ve içimi hoş olmalıdır.
- Sularda fenoller, yağlar gibi suya kötü koku ve tat veren maddeler bulunmamalıdır.
- Su tortusuz ve renksiz olmalıdır. - Su; hastalık yapan mikroorganizma ihtiva ermemelidir.
- Suda bulunan vibrio cholera, salmonella typhi, hepatit virüsü gibi mikroorganizmalar sudan
geçerek hastalığa sebep olurlar. İçme sularının kesinlikle
bakteriyolojik kirlilik taşımaması gerekir. - Suda sağlığa zararlı
kimyasal maddeler bulunmamalıdır. Bazı kimyasal maddeler zehirli etki
yapabilir. Arsenik, kadmiyum, krom, kurşun, civa gibi... Bunun yanında
baryum, nitrat, florür, radyoaktif maddeler, amonyum, klorür gibi
maddeler sınır değerlerinin üzerinde sağlığa olumsuz etkileri olan
maddelerdir. Aynı zamanda bazıları suya kirli suların karıştığının
göstergesidir. - Sular kullanma maksatlarına uygun olmalıdır.
- İçme suyu ve sanayide, kullanma sularında demir, manganez ve sertlik değerleri önemlilik arzeder. - Sular agresif olmalıdır.
- Suların agresifliği, serbest karbondioksit ( CO2 ) ile bikarbonat ( HCO3-) iyonunun dengede
olmasından ileri gelir. Suların agresifliği boruların korozyonuna
sebebiyet verir. Ayrıca boruların aşınması halinde borudan ayrılan
elementler su kalitesinin bozulmasına sebep olur.
VÜCUTTA SUYUN ROLÜ
- Sıcaklığın düzenlenmesinde çok önemli bir rol oynar.
- Derinin nemlenmesinde, toksinlerin atılmasında ve vücudun temizlenmesinde temel bir görev üstlenir.
- Böbreklerin çalışmasını kolaylaştırır.
- Çözücü rolüyle vitaminleri ve mineralleri hem taşır, hem de vücutta çözülmesini sağlar.
- Kayganlaştırıcı bir madde olması nedeniyle birçok organın gerektiği gibi çalışmasını sağlar